kuşatma (belirtme hâli kuşatmayı, çoğulu kuşatmalar)
- kuşatmak işi
- (askeriye) bir ülkenin veya bir yerin dış dünya ile olan her türlü bağlantısını kuvvet kullanarak kesme, abluka, ihata, muhasara
- Ne yapsa, nereye gitse bu kuşatmadan kurtulamıyordu bir türlü. - Y. Kemal
çeviriler
- Almanca: Blockade (de)
- Azerice: mühasirə (az)
- Bulgarca: блокада (bg) (blokada)
- Çekçe: blokáda (cs)
- Estonca: blokaad (et), blokeerima (et)
- Felemenkçe: blokkade (nl)
- Fince: saartaminen (fi), piiritys (fi), saarto (fi)
- Fransızca: se mettre en travers (fr)
- İngilizce: surrounding (en), enclosing (en), encircling (en), blocking (en), blockade (en)
- İspanyolca: bloqueo (es)
- İtalyanca: blocco (it) e
- İzlandaca: herkví (is)
- Kürtçe: gemaro (ku), rapêçan (ku), rapêçandin (ku), dorpêç (ku), dorpêçandin (ku), dorgirtin (ku)
- Lehçe: blokada (pl)
- Macarca: blokád (hu)
- Özbekçe: qurshov (uz)
- Rusça: окружение (ru) (okrujeniye), блокада (ru) (blokada)
- Sırp-Hırvatça: blokada (sh), blokirati (sh)
- Tatarca: qamaw (tt)
|
