Türkçe değiştir

Söyleniş değiştir

  • Heceleme: tit‧re‧mek

Eylem değiştir

titremek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi titrer) -r

  1. küçük ve hızlı salınım hareketleri yapmak
    Geçtiği yollarda, incecik ellerine, kahır görmüş köylülerin nasırlı elleri sarıldı, ninelerin dua ile titreyen dudakları dokundu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
  2. -den kaslar hızlı küçük kasılmalarla sarsılmak
    Soğuktan mı titriyordum yoksa heyecandan, üzüntüden mi, bilmem. - Sait Faik Abasıyanık
  3. ses kısık ve kesik çıkmak
    Gözleri fırlamış, dudakları morarmıştı, elleri titriyor, sedası titriyordu. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
  4. çok üşümek
  5. ışığın aralıklı olarak gücü azalıp çoğalmak
  6. birinden veya bir şeyden korkmak, korkuya kapılmak

Deyimler değiştir

Türetilmiş kavramlar değiştir

Çeviriler değiştir

Kaynakça değiştir