yetişmek: Revizyonlar arasındaki fark

İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
4. satır:
{{Anlamlar}}
:[1] [[ulaşmak]], [[ermek]], [[varmak]], [[vasıl olmak]]
::''Gâvur Ali kahvedeki cemaate hiçbir şey söylemeden küçük çobanla uzaklaştı, bir nefeste ağıla yetişti.'' - Ö. Seyfettin
:[2] vaktinde tamam olmak, [[bitmek]], [[hazırlanmak]], [[hazır olmak]]
::''Bu giysi yarına yetişmeli.''
:[3] vaktinde varmak, vaktinde bulunmak
::''Öteki tünelle gelseler de vapura yetişeceklerini bilirlerdi.'' - A. Ş. Hisar
:[4] bir işe başlamış olanlara veya gidenlere sonradan katılmak
::''Kadınlar, derme çatma ayakkabılarıyla onlara zor yetişebiliyorlardı.'' - Y. K. Karaosmanoğlu
:[5] [[değmek]], uzanıp dokunabilmek
::''Ben o dala yetişemem. Bu ip kuyunun dibine yetişmez.''
:[6] vakit bulmak, [[yapabilmek]]
::''Ben bu kadar işe yetişemem.''
:[7] [[yetmek]], yeter olmak, kâfi gelmek
::''Bu para yetişir. Bu yemek hepimize yetişir.''
:[8] bir [[zamanda]] yaşamış olmak, bir zamanı veya kimseyi görmüş olmak
::''Bol zamanıma yetişti de ben onu böyle şımarık büyüttüm.'' - P. Safa
:[9] [[üremek]], büyümek, olmak
::''Şu Marmara kıyılarında o sene bol meyve yetişmişti.'' - S. F. Abasıyanık
:[10] [[eğitim]] görmüş olmak, [[öğrenmek]], [[gelişmek]]
::''Akşam gazetesi, yurt aydınlarıyla konuşarak bizde niçin yazar yetişmediğinin sebeplerini araştırdı.'' - O. V. Kanık
:[11] iş görebilecek yaşa gelmek, [[büyümek]]
:[12] yardım etmek, yardımına koşmak
::''Tam o sırada talih imdadıma yetişti.'' - R. H. Karay
:[13]] [[orta|ortaya]] [[çıkmak]]
 
 
"https://tr.wiktionary.org/wiki/yetişmek" sayfasından alınmıştır