bağlanmak: Revizyonlar arasındaki fark
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
4. satır:
{{çekimeylem|{{PAGENAME}}}}
{{Anlamlar}}
:[1] [[bağlamak]] işine [[konu
::''Ceviz ağacının bir dalına bağlanmış salıncak, hafif hafif kıpırdanıyordu.'' - O. Pamuk
:[
::''Ona bağlandığım kadar. Hiçbirine bağlanmadım. Sade kadın değil, insan.'' - O. V. Kanık
:[3] [[yalnızca]] belli bir işle [[uğraşmak]]
:[4] [[bir şey]] bir kimseye [[ayrılmak]], tahsis [[edilmek]]
::''Gülseren abla yiğit kadın, Yıldırım'ın ölümünden sonra, bağlanan emekli maaşını kabul etmedi.'' - A. Ümit
:[5] [[sözle]] veya [[yazılı]] olarak bir şeye [[bağlanmak]], [[angaje]] [[olmak]]
:[6] [[beklenmek|beklenen]] şey elde [[edilmez]] [[olmak]]
{{Deyimler}}
|