çökmek: Revizyonlar arasındaki fark
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
12. satır:
# [[deve]], [[sığır]] vb. olduğu yere oturmak
#:''Boz renkli bir kaya, tıpkı çökmüş bir hecin sırtını andırıyordu.'' - Y. K. Karaosmanoğlu
# [[şakak]], [[avurt]] vb. [[içeri]] [[doğru]] [[girmek]], [[çukurlaşmak]]
#:''Kadının yanakları daha fazla çöktü.'' - H. E. Adıvar
# [[basmak]], [[yayılmak]]
#:''Geceleri bazen öyle bir sessizlik çöküyor ki muharebenin bu yerlerde olduğuna insanın inanamayacağı geliyor.'' - N. F. Kısakürek
# [[sis]], [[duman]] vb. [[inmek|inerek]] [[kaplamak]]
#:''Alaca karanlıklar çökerken köşk bahçesinin parmaklıklarında görünmektedir.'' - S. Birsel
#
#:''Şayet iradesiz bir adamsanız az zamanda çürüyüp çökmeniz pek mümkündür.'' - R. H. Karay
# [[tortu]] [[dibe]] [[inmek]]
#
#:''Bir gün vatan çöktü ve millî mabetler istila edildi.'' - A. Gündüz
#
#:''Mustafa Kemal'in içine ilk defa bu lisede vatan kaygısı çöktü.'' - F. R. Atay
|