Türkçe

değiştir

çal (belirtme hâli çalı, çoğulu çallar)

[1] (halk ağzı) Taşlık yer, çıplak tepe.
[2] isimlere önden eklenip, onun daima hareket edip oynamakta olduguna isaret ve delâlet eder.

Örnekler

değiştir
[1] çal-at : Durdugu yerde de hareket eden at.
[2]çalçene.
[3] bir seyi siddetle kapmaya delâlet. eder.

Örnekler

değiştir

çal-yaka: Yakasindan kapmak, siddetle yakalamak.

İlgili sözcükler

değiştir
[1] Çal

Deyimler

değiştir
vur patlasın çal oynasın

Atasözleri

değiştir
Bıyığın uzunsa borazan çal
Sermayen bir yumurta ise taşa çal

Eski Türkçe

değiştir
Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.
[1] alaca
[2] kır

çal

[1] yaşlı

Çağatayca

değiştir
[1] Kır, boz, aklı, beyazlı, kart ve ihtiyare itlak ederler
[2] maş ve pirinc
[3] deve yaurusu
[4] aheng, çalgı, saz.

Kaynakça

değiştir
  • KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.

çal d

  1. çukur