Türkçe

düzenle

Söyleniş

düzenle
IPA(anahtar): t͡ʃizˈɡi
Heceleme: çiz‧gi
Çizgi (1)
Bir erkeğin yüz çizgileri (2)

çizgi (belirtme hâli çizgiyi, çoğulu çizgiler)

  1. çizilmek veya çeşitli yollarla oluşmuş iz; çizi, hat, tahril
    • Bu kâğıda üç çizgi çekti. - Ö. Seyfettin
  2. yüz ve vücut hatlarının her biri
    • Gözlerinin rengi, yüzünün çizgileri, boyu bosu bile değişmiyordu. - O. Rifat
  3. (geometri) bir noktanın noktasıyla oluşan biçim
    • Çizginin yalnız uzunluk boyutu vardır.
  4. (mecaz) temel
    • Ben hayatımı yeniden ve bambaşka çizgiler üzerinde kuracağım. - A. İlhan
  5. (mecaz) bir durumdan başka bir duruma atlanan, geçilen yer, sınır
    • Bu topluluklar arasında amatör ve profesyonel çizgisini de tam olarak çizebilmek kolay değildir. - Metin And

Deyimler

düzenle

Türetilmiş kavramlar

düzenle

Çeviriler

düzenle

Kaynakça

düzenle


Azerice

düzenle