önüne katmak
Türkçe değiştir
Deyim değiştir
1. önden yürütüp kendisi ardı sıra gitmek:
"Hep birden ayağa kalktılar, bizi de önlerine kattılar, yola düştük." - Memduh Şevket Esendal
2. bir kimseyi veya şeyi zorlayarak bir yere doğru götürmek, sürüklemek:
"Zeki Salih, sonbahar yapraklarını önüne katmış rüzgârın yelinde, âdeta yapraklarla birlikte sürüklenerek, uçuşarak evinin önüne geldiğinde, çocuk babasına kapıyı açmak için koştu." - Ayşe Kulin
Kaynakça değiştir
- Türk Dil Kurumuna göre "önüne katmak" maddesi