brace
İngilizce
değiştirKöken
değiştirLatince bracchium sözcüğünden → (Eski Fransızca): brace (“kol”) → (Orta İngilizce): brace
Ad
değiştirbrace (çoğulu brace)
- kemiklerin yeniden kaynamasına yardımcı olması amacıyla kullanılan metal parça, atel
- dişlerin düzgün bir hizaya kavuşması için takılan tel, diş teli
Eylem
değiştirbrace (üçüncü tekil kişi geniş zaman braces, şimdiki zaman braceing, geçmiş zaman ve yakın geçmiş zaman braceed)
- kendini olumsuz bir fikre hazır hâle getirmek, zor bir duruma hazırlanmak
- The boy has no idea about everything that's been going on. You need to brace him for what's about to happen.
- Çocuğun olup biten hiçbir şey hakkında fikri yok. Neler olacağı konusunda onu hazırlamalısın.
- The boy has no idea about everything that's been going on. You need to brace him for what's about to happen.
- bir cisim düşmesin diye ona bir destek koymak, bir cismi yaslamak
- vücudunu bir yere yaslayarak denge bulmak
- He was so tired, so he braced himself against the wardrobe.
- Çok yorgundu, bu yüzden kendini dolaba yasladı.
- He was so tired, so he braced himself against the wardrobe.
İtalyanca
değiştirAd
değiştirbrace d