TürkçeDeğiştir

Değiştir

lak (belirtme hâli lağı, çoğulu laklar)

[1] uzunca ve dolaşık havuz
[2] (halk ağzı) kayısı kurusu

KaynakçaDeğiştir

  • KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.

ÇevirilerDeğiştir

ÇağataycaDeğiştir

Değiştir

[1] bazi, hezl, zarafet

ÇağataycaDeğiştir

Değiştir

[1] bazi, hezl, zarafet

ÇağataycaDeğiştir

Değiştir

[1] bazi, hezl, zarafet

TürkmenceDeğiştir

Ön adDeğiştir

lak

[1] boş

KaynakçaDeğiştir

  • Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.

HaiticeDeğiştir

Değiştir

lak

[1] (doğa bilimi, yer bilimleri) göl

Volapük diliDeğiştir

Değiştir

lak

[1] (doğa bilimi, yer bilimleri) göl

KaynakçaDeğiştir

  • KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.