İngilizce

değiştir

watch

Dinle (ABD aksanı).

watch

  1. izlemek, bakmak
    Everyone stopped to watch what was going on.
  2. gözetim altında tutmak, nöbet tutmak, izlemek
    a set of steel doors, watched over by a guard
  3. bir şeye dikkat etmek, tedbirli davranmak
    Watch out for the broken glass.

watch (çoğulu watchs)

Tekil Çoğul
watch watches

watch

  1. vücuda aksesuar olarak takılan veya cepte, çantada vs. taşınan saat
  2. nöbet, gözlem, izleme