Türkçe değiştir

Köken değiştir

boşanma + -k

Söyleniş değiştir

  • IPA(anahtar): /bo.ʃan.ˈmac/
  • Heceleme: bo‧şan‧mak

Eylem değiştir

boşanmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi boşanır)

  1. baskı altında gergin duran bir şey, birden ve hızla kurtulmak
    Vecihe, fazla kurulmuş bir zemberek şiddetiyle boşandı. — R. N. Güntekin
  2. bol bol akmak
    Bir zamandır kendimi tutamıyorum, gözyaşlarım birden boşanıyor. — E. E. Talu
  3. dertlerini, yakınmalarını anlatmak
  4. hayvan, başlığından, koşum takımından veya bağından kurtulmak
  5. kapalı bir yerde bulunan insanlar birden dışarı çıkmak
    Yoksa tımarhane mi boşanmıştı? — Ö. Seyfettin
  6. kurtulmak, sıyrılmak
    Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak
    Boşanır sırtlara, vâdîlere, sağnak sağnak.
     — M. Â. Ersoy
    Sabırsız ellerle acele acele üst başından boşandı ve çıplak olarak denize atladı. — Halikarnas Balıkçısı
  7. (hukuk) karı ve koca mahkeme kararı ile birbirinden ayrılmak
    Ne oldu da kocasından boşandı, sen anladın mı? — M. Ş. Esendal

Çekimleme değiştir

Zıt anlamlılar değiştir

Deyimler değiştir

Türetilmiş kavramlar değiştir

Çeviriler değiştir

Kaynakça değiştir

Eski Türkçe değiştir

Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.

Eylem değiştir

  1. bağı çözülmek
  2. boşamak