İngilizce

değiştir

borrow (çoğulu borrows)

Dinle (ABD aksanı).
  1. (dil bilimi) aktarma, alıntı sözcük, ödünçleme
  2. (dil bilimi) ödünçleme

borrow

  1. borç almak
    "Before you borrow money from a friend, decide which you need more."
  2. (dil bilimi) nakletmek, iktibas etmek