manasız
Türkçe
değiştirÖn ad
değiştirmanasız (karşılaştırma daha manasız, üstünlük en manasız)
- [1] anlamsız
- Kim bilir nasıl manasız şeyler karalayıp oraya atmışım. - H. R. Gürpınar
- [2] yersiz, boş, yararsız
- Arkasından koşanlar bu kokudan kaçtılar, onu ağır ve manasız buldular. - H. C. Yalçın
Çeviriler
değiştirçeviriler
|
Kaynakça
değiştir- Türk Dil Kurumuna göre "manasız" maddesi