Ayrıca bakınız: sâl, şâl, şal, SAL

TürkçeDeğiştir

Değiştir

sal (belirtme hâli salı, çoğulu sallar)

  1. birçok kalın direk yan yana bağlanarak yapılan, düz ve korkuluksuz deniz veya ırmak taşıtı
  2. Kıyı, kenar.

ÇevirilerDeğiştir

KaynakçaDeğiştir

ÇağataycaDeğiştir

Değiştir

[1] bir nevi kelek dir, büyük sularda merbuten taşınılan direk

DancaDeğiştir

Değiştir

sal g (belirtme hâli salen, çoğulu sale)

[1] (mimarlık) salon, oda

GaliçyacaDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

İspanyolcaDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

İsveççeDeğiştir

Değiştir

sal g (belirtme hâli salen, çoğulu salar)

[1] (mimarlık) salon, oda

Karaçay BalkarcaDeğiştir

Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.

Değiştir

[1] ceset, ölü
[2] cansız, uyuşuk, halsiz.

KatalancaDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

KürtçeDeğiştir

Değiştir

sal

[1] yıl

LatinceDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

OksitancaDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

PortekizceDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

Reto RomancaDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

Rohingya diliDeğiştir

Değiştir

sal

[1] çatı

TatarcaDeğiştir

Değiştir

sal

[1] sal

Volapük diliDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz

Yahudi İspanyolcasıDeğiştir

Değiştir

sal

[1] (baharatlar, kimya) tuz