Türkçe

değiştir

aldırmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi aldırır)

  1. alma işini yaptırmak
    Söyledim, söyledim, bir urgan aldıramadım. - N. Cumalı
  2. getirtmek
    Ne yaptı yaptı, nişanlısını oraya aldırdı. - C. Uçuk
  3. vücuttan herhangi bir parçayı veya organı sağlık sebebiyle çıkarttırmak
    Bademcik aldırmak. Çocuk aldırmak.
  4. başkasına kaptırmak
    Elimden aldırdım gül yüzlü yâri. Ben bir daha buldum ellere nispet. - Emrah
  5. sığdırmak
  6. ¤:Bunca eşyayı bu küçücük eve nasıl aldırdınız.
  7. önem vermek, değer vermek
    Aldırma sen hemen çalış ki biraz. Çalışan ilerler, yerinde kalmaz. - E. B. Koryürek

Çeviriler

değiştir

Kaynakça

değiştir