deli

Ayrıca bakınız: Deli

Türkçe

Köken

Eski Türkçe

Söyleniş

• IPA^(anahtar): /de.ˈɫi/
• Heceleme: de‧li

Eş anlamlılar

• (psikiyatri): beç, kuduruk, mecnun

Alt kavramlar

• zırdeli

Ad

deli (belirtme hâli deliyi, çoğulu deliler), sahiplik şekli deli -si

1. azgın, coşkun şahıs
2. (botanik) bir bitkinin kılçıklı olan tohumu
3. (psikiyatri) aklî dengesi bozulmuş olan şahıs

Çekimleme

deli adının çekimi

		tekil	çoğul
yalın		deli	deliler
belirtme		deliyi	delileri
yönelme		deliye	delilere
bulunma		delide	delilerde
ayrılma		deliden	delilerden
tamlayan		delinin	delilerin
iyelik
		tekil	çoğul
1. tekil	yalın	delim	delilerim
	belirtme	delimi	delilerimi
	yönelme	delime	delilerime
	bulunma	delimde	delilerimde
	ayrılma	delimden	delilerimden
	tamlayan	delimin	delilerimin
2. tekil	yalın	delin	delilerin
	belirtme	delini	delilerini
	yönelme	deline	delilerine
	bulunma	delinde	delilerinde
	ayrılma	delinden	delilerinden
	tamlayan	delinin	delilerinin
3. tekil	yalın	delisi	delileri
	belirtme	delisini	delilerini
	yönelme	delisine	delilerine
	bulunma	delisinde	delilerinde
	ayrılma	delisinden	delilerinden
	tamlayan	delisinin	delilerinin
1. çoğul	yalın	delimiz	delilerimiz
	belirtme	delimizi	delilerimizi
	yönelme	delimize	delilerimize
	bulunma	delimizde	delilerimizde
	ayrılma	delimizden	delilerimizden
	tamlayan	delimizin	delilerimizin
2. çoğul	yalın	deliniz	delileriniz
	belirtme	delinizi	delilerinizi
	yönelme	delinize	delilerinize
	bulunma	delinizde	delilerinizde
	ayrılma	delinizden	delilerinizden
	tamlayan	delinizin	delilerinizin
3. çoğul	yalın	delisi delileri
	belirtme	delisini delilerini
	yönelme	delisine delilerine
	bulunma	delisinde delilerinde
	ayrılma	delisinden delilerinden
	tamlayan	delisinin delilerinin

Eş anlamlılar

• (botanik): delice

Atasözleri

deli

• Ağlama ölü için, ağla deli için
• Akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
• Bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı çıkaramaz
• Bir deli kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış
• Deli arlanmaz soyu arlanır
• Ölüsü olan bir gün ağlar; delisi olan her gün ağlar

Türetilmiş kavramlar

• delice,
• delicik,
• delili,
• delisiz,
• deliyken,
• deliyle,
• deliyse

Çeviriler

deli

• Almanca: Verrückte (de) e, Verrückte (de) d
• İngilizce: madman (en), madwoman (en)

Ön ad

deli (karşılaştırma daha deli, üstünlük en deli)

1. azgın, coşkun
2. (psikiyatri) aklî dengesi bozulmuş olan

Atasözleri

deli

• Ağlama ölü için, ağla deli için
• Akıllı düşününceye kadar deli oğlunu everir
• Deli deli akanı, bura bura tıkarlar

Deyimler

deli

• deli bayrağı açmak,
• deli danalar gibi dönenmek,
• deli danalar gibi dönmek,
• deli deli,
• deli divane olmak,
• deli etmek,
• deli kızın çeyizi gibi,
• deli olmak işten değil

Çeviriler

deli

• Almanca: verrückt (de)
• Azerice: dəli (az)
• İngilizce: mad (en)
• Karaçay-Balkarca: teli (krc)
• Tatarca: isär (tt)
• Türkçe:

  Eski Türkçe: telve‎ (otk) (telve)

Gagavuzca

Köken

Eski Türkçe täligh‎ (täligh)

Söyleniş

• Heceleme: de‧li

Ön ad

deli

1. (psikiyatri) deli

Kaynakça

• Etymological Dictionaries - Andras Rajki

Lazca

Söyleniş

• Heceleme: de‧li

Ad

deli

1. (psikiyatri) deli