kurutmak
Türkçe
düzenleEylem
düzenlekurutmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi kurutur)
- suyunu ve ıslaklığını giderip kuru duruma getirmek
- Gözyaşlarını kurut, dedi, bilirsin ki kader değişmez. - Cemil Meriç
- bitkileri susuz bırakıp kurumasına sebep olmak
- Tek başına dolaştığın derin, yeşil ormanlarda. Yaprakları kurutacak sonbaharı düşündün mü? - Enis Behiç Koryürek
- bazı sebze ve meyvelerin buharlaştırılmasıyla kuru bir durum almasını sağlamak
- (mecaz) cılız duruma getirmek, zayıflatmak
- Bu hastalık onu kurutmuş.
- (mecaz) yiyecek ve içecekleri yiyip bitirmek
- (mecaz) uğursuzluk getirmek, yok etmek
- Dâhilde bütün millî kuvvetlerimizi dağıttılar, bütün kabiliyetlerimizi kuruttular. - Peyami Safa
Çeviriler
düzenleçeviriler
|
Kaynakça
düzenle- Türk Dil Kurumuna göre "kurutmak" maddesi
Eski Türkçe
düzenleBu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
Eylem
düzenle- [1] Kurutmak
Kaynakça
düzenle- Türk Dil Kurumuna göre "kurutmak" maddesi