ova

Türkçe

Ad

ova (belirtme hâli ovayı, çoğulu ovalar)

1. (doğa bilimi) çevrelerine göre çukurda kalmış, çoğunlukla alüvyonla örtülü, eğimi az, akarsuların derine gömülmemiş olduğu, genellikle geniş veya dar düzlük, yazı, düz, düzlük

   Birdenbire, ovaların sessizliği içinde dalga dalga yükselen bir türkü başladı. - H. S. Tanrıöver

Çekimleme

ova adının çekimi

		tekil	çoğul
yalın		ova	ovalar
belirtme		ovayı	ovaları
yönelme		ovaya	ovalara
bulunma		ovada	ovalarda
ayrılma		ovadan	ovalardan
tamlayan		ovanın	ovaların
iyelik
		tekil	çoğul
1. tekil	yalın	ovam	ovalarım
	belirtme	ovamı	ovalarımı
	yönelme	ovama	ovalarıma
	bulunma	ovamda	ovalarımda
	ayrılma	ovamdan	ovalarımdan
	tamlayan	ovamın	ovalarımın
2. tekil	yalın	ovan	ovaların
	belirtme	ovanı	ovalarını
	yönelme	ovana	ovalarına
	bulunma	ovanda	ovalarında
	ayrılma	ovandan	ovalarından
	tamlayan	ovanın	ovalarının
3. tekil	yalın	ovası	ovaları
	belirtme	ovasını	ovalarını
	yönelme	ovasına	ovalarına
	bulunma	ovasında	ovalarında
	ayrılma	ovasından	ovalarından
	tamlayan	ovasının	ovalarının
1. çoğul	yalın	ovamız	ovalarımız
	belirtme	ovamızı	ovalarımızı
	yönelme	ovamıza	ovalarımıza
	bulunma	ovamızda	ovalarımızda
	ayrılma	ovamızdan	ovalarımızdan
	tamlayan	ovamızın	ovalarımızın
2. çoğul	yalın	ovanız	ovalarınız
	belirtme	ovanızı	ovalarınızı
	yönelme	ovanıza	ovalarınıza
	bulunma	ovanızda	ovalarınızda
	ayrılma	ovanızdan	ovalarınızdan
	tamlayan	ovanızın	ovalarınızın
3. çoğul	yalın	ovası	ovaları
	belirtme	ovasını	ovalarını
	yönelme	ovasına	ovalarına
	bulunma	ovasında	ovalarında
	ayrılma	ovasından	ovalarından
	tamlayan	ovasının	ovalarının

Çeviriler

eğimi az düzlük

• Almanca: Ebene (de) d
• Arapça: سَهْل‎ (ar) e (sehl)
• Azerice: düzəngah (az), düzənlik (az)
• Çekçe: planina (cs)
• Felemenkçe: vlakte (nl) d
• Fince: tasanko (fi)
• Fransızca: plaine (fr) d
• İngilizce: plain (en)
• İspanyolca: plana (es) d, llano (es) e
• İsveççe: slätt (sv)
• Japonca: 台地 (ja)
• Norveççe: slette (no), sletteland (no)

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "ova" maddesi

Çağatayca

Ad

1. evet beli

Kaynakça

• KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.

Sırp-Hırvatça

Çekimli adıl

ova

1. ovaj'ın belirtme hâli (bunu)

Türkmence

Ad

ova

1. yuva (göz)

Kaynakça

• Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.