yağmak
Ayrıca bakınız: karyağdı |
Türkçe
değiştirEylem
değiştiryağmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi yağar)
- yağmur, kar, dolu için gökten düşmek
- Her zaman yılbaşı gecesi kar yağardı. - S. F. Abasıyanık
- toz, mermi vb. yüksekten çokça düşmek
- Üstümüze kurşun yağıyordu.
- (mecaz) üst üste ve çok gelmek
- Sende bu istidat varken, pencerelerden başına çil kuruş yağar, biz de ekmek parası ediniriz. - H. E. Adıvar
Deyimler
değiştirÇeviriler
değiştirçeviriler
Kaynakça
değiştir- Türk Dil Kurumuna göre "yağmak" maddesi
Çağatayca
değiştirEylem
değiştir- [1] nazl olmak, yokarıdan düşmek, yağmur, kar, dolu dökülmek
Kaynakça
değiştir- KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.