Türkçe

değiştir

ışık tutmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi ışık tutar)

  1. bir yeri aydınlatmak
    Okuyabilmek için kapıdaki ışık yeterli değildi. - H. E. Adıvar
  2. düşüncesiyle kılavuzluk etmek, konuyu aydınlatıcı düşünceler söylemek, tutacağı yolu göstermek
    Bir gece yatmışken kalktı, bitişik odaya girdi, ışığı yaktı. - Y. Atılgan

Çekimleme

değiştir

Çeviriler

değiştir

Kaynakça

değiştir