Messe

Ayrıca bakınız: messe

Almanca

Köken

• (denizcilik): 19. asırda İngilizce mess (“mahkeme, yemek”)'ten alınmış olup bu kelime de aynı manaya gelen Fransızca mets kelimesine dayanmaktadır.
• (sair): Orta Yüksek Almanca messe, Eski Yüksek Almanca missa, o da aynı manadaki Eski Latince missa'den gelmektedir. 9. asırdan beri belgelenmiştir.

Söyleniş

• IPA^(anahtar): ˈmɛsə, ˈmɛsn̩, İsviçre Almancası: IPA^(anahtar): ˈmɛːsə, ˈmɛːsɛn, IPA^(anahtar): ˈmɛːsn̩

• Ses

  (dosya)

• Kafiyeler: -ɛsə, -ɛsn̩, İsviçre Almancası: Kafiyeler: -ɛːsə, -ɛːsn̩
• Heceleme: Mes‧se

Ad

Messe d (tamlayan hâli Messe, çoğulu Messen)

1. (denizcilik) gemide subayların yemekhanesi
   • Das Essen findet in der Offiziersmesse statt. – Yemek, subaylar restoranında verilecek.
2. (eğlence) bir Kirchenpatrons gününde yapılan panayır
   • Wir waren auf der Pforzheimer Messe, ein toller Kirmes! – Fevkalâde bir kermes olan Pforzheim fuarındaydık.
3. (ekonomi) fuar
   • Die CeBIT ist eine Messe in Hannover. – CeBit, Hannover'de bir fuardır.
   • „Und als wir am nächsten Tag auf die Messe kommen, ist fast alles gut.“ – Ertesi gün fuara geldiğimizde neredeyse herşey tamamdı.
4. (Hristiyanlık) ayin
   • Die Messe beginnt um 10:00 Uhr. – Âyin 10:00'da başlıyor.
5. (müzik) ^[1]'de kullanılan metinlere yapılmış beste, eser
   • Dies ist eine h-Moll-Messe von Johann Sebastian Bach. – Bu, Johann Sebastian Bach'ın si bemol âyinidir.

Eş anlamlılar

• (denizcilik): Offizierskasino
• (eğlence): Kirmes
• (ekonomi): Ausstellung
• (Hristiyanlık): Heilige Messe, Messfeier, Eucharistiefeier, Eucharistie, Messopfer
• (müzik): Messvertonung

Üst kavramlar

• (denizcilik): Raum
• (eğlence): Volksfest
• (Hristiyanlık): Gottesdienst
• (müzik): musikalische Komposition

Alt kavramlar

• (denizcilik): Offiziersmesse, Unteroffiziersmesse
• (ekonomi): Baumesse, Bildungsmesse, Buchmesse, Computermesse, Dienstleistungsmesse, Erotikmesse, Frühjahrsmesse, Handelsmesse, Hanfmesse, Handwerksmesse, Hausbaumesse, Herbstmesse, Industriemesse, Kleinmesse, Kunststoffmesse, Möbelmesse, Modellbaumesse, Mustermesse, Pferdemesse, Rauchwarenmesse, Sexmesse, Tourismusmesse, Verkaufsmesse, Warenmesse
• (ekonomi, Hristiyanlık): Hochzeitsmesse, Jugendmesse
• (Hristiyanlık): Abendmesse, Frühmesse, Gemeindemesse, Hochamt, Konventsmesse, Mitternachtsmesse, Morgenmesse, Ostermesse, Papstmesse, Pontifikalmesse, Privatmesse, Satansmesse, schwarze Messe, Seelenmesse, Sonntagsmesse, Spätmesse, Teufelsmesse, Totenmesse, Votivmesse
• (müzik): Parodiemesse

Sözcük birliktelikleri

• (Hristiyanlık): die Messe feiern, zelebrieren
• (müzik): eine Messe komponieren

Türetilmiş kavramlar

• (ekonomi): Messeaussteller, Messeausweis, Messebesuch, Messebesucher, Messegelände, Messegeschäft, Messegut, Messehalle, Messekatalog, Messeleitung, Messeneuheit, Messepavilion, Messeschlager, Messestadt, Messestand, Messetag
• (Hristiyanlık): Messdiener, Messelesen, Messgewand, Messopfer

İlgili sözcükler

• (Hristiyanlık): Abendmahl