nâmus
Osmanlı Türkçesi
değiştirAd
değiştir- Irz, iffet, edeb, hayâ, ar
- Şeriat, kanun, nizam
- Av ve tuzak
- Temizlik, doğruluk
- Allah'a yakın olan büyük melek
Köken
değiştirEş anlamlılar
değiştirAçıklamalar
değiştir- Emniyet ve istikamet gibi faziletlerin muhassalası olan pek kıymetli haslet.
- Bir kimsenin mahrem, gizli esrarı olup işleri ve hallerinin iç yüzüne vakıf ve muttali kimseye denir.
- Hayırlara ait gizli hâllerin hâmil ve vâkıfı olan. Bu mânada Cebrâil'e ıtlak olunur. Sair melâikenin vâkıf olmadıkları vahyin sırlarına vakıf ve mahrem olması cihetiyle ona namus-u ekber denilmiştir.