mezar

Türkçe

Köken

Osmanlı Türkçesi مزار‎, Arapça مَزَارْ‎ (mezār)

Söyleniş

• IPA^(anahtar): /me.ˈzaɾ
• Heceleme: me‧zar

Ad

mezar (belirtme hâli mezarı, çoğulu mezarlar)

1. (ölüm) ölünün gömülü olduğu yer, çukur, kara toprak, kara yer, gömüt, kabir, sin, ebedî istirahatgâh, makber, metfen

   Yurdumuzun on dört yerinde Yunus'a ait olduğu söylenen türbe ve mezarlar vardır. - Ahmet Kabaklı

Çekimleme

mezar adının çekimi

		tekil	çoğul
yalın		mezar	mezarlar
belirtme		mezarı	mezarları
yönelme		mezara	mezarlara
bulunma		mezarda	mezarlarda
ayrılma		mezardan	mezarlardan
tamlayan		mezarın	mezarların
iyelik
		tekil	çoğul
1. tekil	yalın	mezarım	mezarlarım
	belirtme	mezarımı	mezarlarımı
	yönelme	mezarıma	mezarlarıma
	bulunma	mezarımda	mezarlarımda
	ayrılma	mezarımdan	mezarlarımdan
	tamlayan	mezarımın	mezarlarımın
2. tekil	yalın	mezarın	mezarların
	belirtme	mezarını	mezarlarını
	yönelme	mezarına	mezarlarına
	bulunma	mezarında	mezarlarında
	ayrılma	mezarından	mezarlarından
	tamlayan	mezarının	mezarlarının
3. tekil	yalın	mezarı	mezarları
	belirtme	mezarıyı	mezarlarını
	yönelme	mezarıya	mezarlarına
	bulunma	mezarıda	mezarlarında
	ayrılma	mezarıdan	mezarlarından
	tamlayan	mezarının	mezarlarının
1. çoğul	yalın	mezarımız	mezarlarımız
	belirtme	mezarımızı	mezarlarımızı
	yönelme	mezarımıza	mezarlarımıza
	bulunma	mezarımızda	mezarlarımızda
	ayrılma	mezarımızdan	mezarlarımızdan
	tamlayan	mezarımızın	mezarlarımızın
2. çoğul	yalın	mezarınız	mezarlarınız
	belirtme	mezarınızı	mezarlarınızı
	yönelme	mezarınıza	mezarlarınıza
	bulunma	mezarınızda	mezarlarınızda
	ayrılma	mezarınızdan	mezarlarınızdan
	tamlayan	mezarınızın	mezarlarınızın
3. çoğul	yalın	mezarı mezarları
	belirtme	mezarıyı mezarlarını
	yönelme	mezarıya mezarlarına
	bulunma	mezarıda mezarlarında
	ayrılma	mezarıdan mezarlarından
	tamlayan	mezarının mezarlarının

Üst kavramlar

çukur

Deyimler

dubleks mezar, lahit mezar, mezar taşı, mezarını kazmak, toprak mezar

Türetilmiş kavramlar

mezarca, mezarcı, mezarcık, mezarken, mezarla, mezarlı, mezarlık, mezarsa, mezarsız

Çeviriler

mezar

• Almanca: Grab (de) n
• Arapça: مَزَارْ‎ (ar) e (mezār)
• Arnavutça: varr (sq) e
• Azerice: məzar (az)
• Çağatayca: sin‎ (chg)
• Estonca: haud (et)
• Felemenkçe: graf (nl) n
• Fince: hauta (fi)
• Fransızca: tombe (fr) d, sépulture (fr) d, tombeau (fr) e
• Gagavuzca: mezar (gag)
• İngilizce: grave (en), tomb (en)
• İspanyolca: sepultura (es) d, sepulcro (es), tumba (es), fosa (es)
• İsveççe: grav (sv)
• İtalyanca: tomba (it) d
• Karaçay-Balkarca: sın (krc)
• Katalanca: tomba (ca) d
• Kürtçe: gor (ku)
• Lehçe: grób (pl) e
• Norveççe: grav (no)
• Rusça: могила (ru) (mogila)
• Türkçe:

  Eski Türkçe: tublu‎ (otk) (tublu), tuplu‎ (otk) (tuplu), kara orun‎ (otk) (kara orun)

  Osmanlı Türkçesi: مزار‎ (ota)

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "mezar" maddesi

Atasözleri

• Mezar taşı ile övünülmez

Gagavuzca

Köken

Arapça مَزَارْ‎ (mezār)

Söyleniş

• Heceleme: me‧zar

Ad

mezar

1. (ölüm) gömüt, görün, kabir, makber, mezar, sin

Kaynakça

• Etymological Dictionaries - Andras Rajki