Türkçe

düzenle
Osmanlı Türkçesi اداره‎, Arapça إدَارَة(ʾidāra).

Söyleniş

düzenle
  • IPA(anahtar): /i.daː.ˈɾe/
  • Heceleme: i‧da‧re

idare (belirtme hâli idareyi, çoğulu idareler), sahiplik şekli idare -si

  1. (hükûmet) çekip çevirme, yönetme, yönetim
    Bu zat, propagandayı tertip ve idareye memur imiş. — M. K. Atatürk
  2. ülke işlerinin yürütülmesi, kamuya ilişkin hizmetlerin bütünü
  3. bir kurum veya kuruluşun yönetildiği yer veya makam
    Meğer Gazi Paşa gelecekmiş. İdare her sınıfa Âfet Hanım'ın Yurt Bilgisi kitabından üçer nüsha dağıttı. — H. Taner
  4. bir kurumun işlerini yürüten heyet, kurul
    Gazete idaresi tarafından zarf kazara açılmış. — P. Safa
  5. tutum
    Birdenbire, elindeki suyu günlerce idareye mecbur bir kazazede hâline geldim. — N. F. Kısakürek
  6. hoş görme, göz yumma
  7. iktifa etme, yetinme
    Bu son hatıralarla sonuna kadar idareye çalışıyorum. — S. F. Abasıyanık

Çekimleme

düzenle

Alt kavramlar

düzenle

Türetilmiş kavramlar

düzenle

Çeviriler

düzenle

Kaynakça

düzenle

Anagramlar

düzenle
Arapça إدَارَة(ʾidāra).

Söyleniş

düzenle
  • Heceleme: i‧da‧re

idare

  1. idare