sarmak
Türkçe
değiştirEylem
değiştirsarmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi sarar)
- çevresini çevirmek, çepeçevre dolanmak
- kuşatmak
- Gece, ahenk içinde divanımı/ Şenlendirse pırıl pırıl rakkaseler. Gece, gece, her yanımı. Sarsa güller, laleler, menekşeler. - Halit Fahri Ozansoy
- dolayında yer almak
- kaplamak
- Kültür düşüklüğündeki çöküş, yaygın bir hastalık gibi sarar toplumu. - Necati Cumalı
- bir şeyi üzerine başka bir şey koyarak kaplamak
- Ah işte tövbe ettik bütün suçlarımızdan. Bir gaflet perdesiydi gözlerimizi saran. - Enis Behiç Koryürek
- kucaklamak
- yumak yapmak
- çevrelemek, dolayında yer almak, kuşatmak, çevirmek, ihata etmek
- yayılıp etkisi altına almak, kaplamak
- örtmek
Deyimler
değiştirÇeviriler
değiştirçeviriler
|
Kaynakça
değiştir- Türk Dil Kurumuna göre "sarmak" maddesi
Eski Türkçe
değiştirBu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.