kazanmak
Türkçe
değiştirKöken
değiştirSöyleniş
değiştirEylem
değiştirkazanmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi kazanır)
- çıkmak, isabet etmek
- edinmek, sahip olmak
- Emniyetlerini kazanmak için bu esrar bir kimya gibi gizli kalmalıdır. — R. N. Güntekin
- ele geçirmek, fethetmek, kazanç sağlamak
- Düşmandan yer kazanmak.
- galip gelmek, yenmek
- İşte, kesin, muharebeyi bu manevî kudret kazanacaktır. — R. E. Ünaydın
- iyi, olumlu sonuç elde etmek
- Böyle yazılara hiç cevap vermeyiz ve yazı çok ağırsa dava açarak çok defa kazanırız. — B. Felek
- kazanç sağlamak
- Bu beş lirayı bitirmeden ben para kazanmalıyım. — P. Safa
- kendinden yana çekmek
- Bu genç şairin dostluğunu kazanmak için hiçbir külfete katlanmadım. — M. Ş. Esendal
- tutulmak, yakalanmak
Çekimleme
değiştirkazanmak eyleminin çekimi
Zıt anlamlılar
değiştirAlt kavramlar
değiştirAtasözleri
değiştirkazanmak
Deyimler
değiştirkazanmak
Türetilmiş kavramlar
değiştirÇeviriler
değiştirkazanmak
Kaynakça
değiştir- Türk Dil Kurumuna göre "kazanmak" maddesi