kova
![]() |
Ayrıca bakınız: Kova |
TürkçeDüzenle
SöylenişDüzenle
AdDüzenle
kova (belirtme hâli kovayı, çoğulu kovalar) kova -sı
- (kaplar) genellikle su veya sulu şeyler taşımaya, denizden veya kuyudan su çekmeye yarayan üstünden kulplu kap
- Suyu Pire Mahmut bir kovayla getirip kaptanın başından aşağı boşaltıyor. — Z. Selimoğlu
ÇekimlemeDüzenle
kova adının çekimi
Üst kavramlarDüzenle
Kelime birliktelikleriDüzenle
Türetilmiş kavramlarDüzenle
ÇevirilerDüzenle
kova
|
Ön adDüzenle
kova (karşılaştırma daha kova, üstünlük en kova)
- kabın alacağı miktarda
- Mezarının etrafına toplanan fakirlerden biri balıksırtı yığılan toprağın üzerine iki kova su döktü. — İ. H. Baltacıoğlu
- (argo) futbolda çok gol yiyen (kaleci veya takım)
ÇevirilerDüzenle
kova
|
KaynakçaDüzenle
- Türk Dil Kurumuna göre "kova" maddesi
Eski TürkçeDüzenle
Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
AdDüzenle
- Türkler'in kullandığı gemlerde atların burnuna dogru dikilen kayış
- (kaplar) kova
FinceDüzenle
SöylenişDüzenle
- Heceleme: ko‧va
Ön adDüzenle
kova