Ayrıca bakınız: acık

TürkçeDeğiştir

SöylenişDeğiştir

IPA(anahtar): [ɑˈt͡ʃɯk]
Heceleme: a‧çık

KökenDeğiştir

Osmanlı Türkçesi آچیق‎, Eski Türkçe açuk(açuk).

Değiştir

açık (belirtme hâli açığı, çoğulu açıklar) -ğı

 
Vikipedi
açık hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
  1. belli bir yerin biraz uzağı
    Tren yolu nehrin açığından geçer.
  2. (denizcilik) denizin kıyıdan uzakça olan yeri
    Limanda bilinen gemiler, hâlbuki açıklardadır. - B. Necatigil
  3. (ekonomi) bir ihtiyacın karşılanmaması durumu
    Bütçe açığını bir türlü kontrol altına alınamıyordu.
    Ülkenin doktor açığı.

ÇekimlemeDeğiştir

DeyimlerDeğiştir

Türetilmiş kavramlarDeğiştir

ÇevirilerDeğiştir

BelirteçDeğiştir

açık

  1. belirgin bir şekilde
    İnsan, mağlubiyetini bu kadar açık kabul eder mi? - M. Yesari

ÇevirilerDeğiştir

Ön adDeğiştir

açık (karşılaştırma daha açık, üstünlük en açık)

  1. açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı
    Açık pencereden pastırma yazının mavi ışıkları girmekte. - E. Atasü
  2. aralığı çok
    Açık adımlarla.
  3. boş
    Kâğıtta açık yer kalmadı.
  4. çalışır durumda olan
    Bâzı dükkânları açık olan caddeden sola saptılar. - Ö. Seyfettin
  5. çıplak, örtüsüz
    Yolcuların hepsi indikten sonra Mehmet Akif göründü, beni açık başıyla selamladı. - A. Kabaklı
  6. engelsiz, serbest
    Açık yol.
  7. kolay anlaşılır, vazıh
    Açık, dobra sualleriyle karşısındakinin en azından keyfini kaçırır. - E. Işınsu
  8. gizliliği olmayan, olduğu gibie görünen
    Bu adamın her işi açıktır.
  9. görevlisi olmayan, boş (iş, görev), münhal
    Açık kadro.
  10. her türlü düşünceyi hoşgörüyle karşılayabilen, etkisinde kalabilen
    Her çeşit kafa ve gönül fırtınalarına açık bir adamdı o. - T. Buğra
  11. rengi koyu olmayan, koyu karşıtı
    Açık sarı saçlı, zayıf bir kadın keman çalıyordu. - Ö. Seyfettin
  12. sevişme sahnelerini bütün çıplaklığıyla anlatan

Karşıt anlamlarDeğiştir

ÇevirilerDeğiştir

KaynakçaDeğiştir

AtasözleriDeğiştir

Eski TürkçeDeğiştir

Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.

Değiştir

  1. (aile) büyük kardeş, ağabey

Karaçay BalkarcaDeğiştir

Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.

Değiştir

  1. açık, vazıh
  2. (dil bilimi) ünlü, vokal, sesli harf