kaçmamak
Türkçe
değiştirKöken
değiştir- Osmanlı Türkçesi قاچممق sözcüğünden, o da Ana Türkçe *kač- sözcüğünden (kaçmama + -k).
Söyleniş
değiştirEylem
değiştirkaçmamak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi kaçmaz)
- andırmamak, benzememek
- Bu mavi yeşile kaçmıyor ki.
- bir yana doğru kaymamak
- Odanın halısı sağa sola kaçmamış.
- gaz, sıvı v.s. şeyler sızmamak
- Kazandan istim kaçmıyor.
- girmemek
- Kulağına su kaçmamış.
- görünmeden gitmemek, savuşmamak, sıvışmamak
- hızla koşup bir yere saklanmamak
- hızlı koşmamak
- ipi kopmamak
- Çorabım kaçmadı.
- kaçgöçe uymak
- kaçınmamak
- Ben zahmetten kaçmam.
- kendini göstermemeye, rastlaşmamaya çalışmamak
- Alacaklıdan kaçmamak bizim işimiz!
- kız veya kadın yasalara ve aile isteklerine karşı gelerek evlenmemek için evinden ayrılmamak
- kişiye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmamak, firar etmemek
- rengi ağarmamak, uçmamak
- yok olmamak
- Ne olmuş, neşesi kolay kolay kaçmazdı?
- Rahatı kaçmamıştı.
- (top oyunları, spor) futbol ve basketbolda engelleyen kişiden kurtulmamak veya pas alabilmemek için boş alana koşmamak
- (spor) diğer yarışçılardan hızla ayrılıp arayı açmamak
Çekimleme
değiştirkaçmamak eyleminin çekimi
Zıt anlamlılar
değiştirDeyimler
değiştirhızlı koşmamak
Türetilmiş kavramlar
değiştirÇeviriler
değiştirhızlı koşmamak
Kaynakça
değiştir- Türk Dil Kurumuna göre "kaçmamak" maddesi