kara
Türkçe
değiştirSöyleniş
değiştirKöken 1
değiştirAd
değiştirkara
- kar (ad) sözcüğünün yönelme tekil çekimi
Köken 2
değiştir- Osmanlı Türkçesi قرا (ota), o da Eski Türkçenin en eski yazılı belgesi olan 8. asırdan kalma Orhun KitabeleriOrhun Kitabeleri'nde kara (kara) kelimesine sekiz yerde "fakir veya sıradan halk, avam", üç yerde "siyah renk" anlamında sıfat olmak üzere toplam 11 defa rastlanır.
- (mecaz): Arapça
Ad
değiştirkara (belirtme hâli karayı, çoğulu karalar), sahiplik şekli kara -sı
- esmer
- (coğrafya, jeoloji) yeryüzünün denizle örtülü olmayan bölümü
- (renkler) en koyu renk, siyah
- (mecaz) uğursuzluk, üzüntü, keder, utanç
Çekimleme
değiştirkara adının çekimi
Deyimler
değiştirmecaz
Türetilmiş kavramlar
değiştirÇeviriler
değiştircoğrafya, jeoloji
renkler
|
Türetilmiş kavramlar
değiştir- karaca, karalamak, karamsar, karanlık, kararmak, karartmak
- karaca, karacı, karacık, karalı, karasız, karayla, karaysa
Ek okumalar
değiştir- Vikipedi'de kara
Ön ad
değiştirkara (karşılaştırma daha kara, üstünlük en kara)
- güzel
- gözü görmez, kör
- ışıktan mahrum, karanlık
- iftira
- kötü, sıkıntılı, uğursuz
- yüz kızartıcı hâl, leke
- zenci
- (mecaz) basit, fakir, incelikten mahrum
- (mecaz) kederli, utanç duyan, üzgün
- (mecaz) şom, uğursuz, utandıran, üzüntü veren
- (renkler) kara renkte olan, kara renkli
- (renkler) koyu renkli, esmer
Atasözleri
değiştirkara
Deyimler
değiştirTüretilmiş kavramlar
değiştir- Karabağ,
- Karadağ,
- Karagöz,
- baldırıkara,
- kara boya,
- kara bulut,
- kara cümle,
- kara damaklı,
- kara düş,
- kara elmas,
- kara et,
- kara kalem,
- kara kaplı kitap,
- kara kavruk,
- kara kaş,
- kara kehribar,
- kara keş,
- kara koca,
- kara kullukçu,
- kara kuru,
- kara kusmuk,
- kara maşa,
- kara sarı,
- kara su,
- kara tahta,
- kara tren,
- kara yağız,
- kara yer,
- karaardıç,
- karaasma,
- karaayak,
- karaağaç,
- karabacak,
- karabakal,
- karabaldır,
- karaballık,
- karabalık,
- karabatak,
- karabaş,
- karabiber,
- karabulak,
- karabulut,
- karaburçak,
- karabuğday,
- karaböce,
- karaciğer,
- karadavar,
- karadul,
- karadut,
- karafatma,
- karagevrek,
- karagöz,
- karagül,
- karagürgen,
- karahalile,
- karahindiba,
- karahumma,
- karaiğne,
- karakabarcık,
- karakafes,
- karakarga,
- karakavak,
- karakavuk,
- karakavza,
- karakaçan,
- karakaş,
- karakeme,
- karakeçi,
- karakoncolos,
- karakucak,
- karakul,
- karakulak,
- karakutu,
- karakuş,
- karakılçık,
- karalahana,
- karaleylek,
- karasakız,
- karasinek,
- karasığır,
- karataban,
- karatavuk,
- karaturp,
- karayaka,
- karayandık,
- karayanık,
- karayemiş,
- karayılan,
- karaçalı,
- karaçam,
- karaçav,
- karaçavuş,
- karaçayır,
- karnıkara,
- sırtıkara
esmer, koyu renkli
gözü görmez, kör
karanlık
Çeviriler
değiştirrenkler
|
Kaynakça
değiştir- Türk Dil Kurumuna göre "kara" maddesi
Çağatayca
değiştirSöyleniş
değiştir- Heceleme: ka‧ra
Ad
değiştir- adak
- kuru yer
- (coğrafya) deniz kenarı, sahil
- (renkler) kara, siyah
Gagavuzca
değiştirKöken
değiştir- Eski Türkçe qara (qara).
Söyleniş
değiştir- Heceleme: ka‧ra
Ad
değiştirkara
- (renkler) kara
Yahudi İspanyolcası
değiştirSöyleniş
değiştir- Heceleme: ka‧ra
Sayı adı
değiştirkara