ağaç
TürkçeDüzenle
SöylenişDüzenle
KökenDüzenle
- Osmanlı Türkçesi آغاچ, o da Eski Türkçe yıgaç (yıgaç).
AdDüzenle
ağaç (belirtme hâli ağacı, çoğulu ağaçlar) -cı
ağaç hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- (ağaçlar) boyu en az beş metre, çapı da 10 cm'den aşağı olmayan, dal, sürgün ve yapraklarının oluşturduğu tepe tacını tek bir gövde üzerinde taşıyan, her yıl çap artımı yaparak kalınlaşan, sürgün vererek boylanan, hücrelerinin büyük bölümü odunlaşmak bitki anatomisi laşmış olan, uzun ömürlü bitki
- Ağaç dikme alışkanlığını askerde edindi.
- Ağaç yetiştirmek ve ona bakmak işlerin en zevklisidir.
- (malzemeler, ormancılık) kereste, tahta
- (tezhip) bir süsleme motifi
ÇekimlemeDüzenle
ağaç adının çekimi
Üst kavramlarDüzenle
DeyimlerDüzenle
Alt kavramlarDüzenle
Türetilmiş kavramlarDüzenle
- ağaçdelen, ağaçkakan, ağaçkesen, akağaç, akçaağaç, başağaç, çayağacı, darağacı, gazozağacı, karaağaç, kızılağaç
- ağaçça, ağaççı, ağaççık, ağaçken, ağaçla, ağaçlı, ağaçlık, ağaçsa, ağaçsı, ağaçsıl, ağaçsız
ÇevirilerDüzenle
bitki türü
Zazaca: dar (diq) |
Ön adDüzenle
ağaç (karşılaştırma daha ağaç, üstünlük en ağaç)
- ağaç gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan
- Ağaç tekne yapmayı ustaca becerir.
ÇevirilerDüzenle
AtasözleriDüzenle
- Ağaca balta vurmuşlar "sapı bedenimden" demiş
- Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur
- Ağaca çıksa pabucu yerde kalmaz
- Ağaca dayanma kurur, adama dayanma ölür
- Ağacı kurt, insanı dert yer
- Ağacın kurdu içinde olur
- Ağaçtan maşa olmaz
- Balta değmedik ağaç olmaz
- Ağaç ağaç içinde büyür
- Ağaç kökünden yıkılır
- Ağaç kökünden yıkılır
- Ağaç meyvesi olunca başını aşağı salar
- Ağaç ne kadar uzasa göğe ermez
- Ağaç yaprağıyla gürler
- Ağaç yaş iken eğilir
- Ağaç yaşken eğilir
- Ağaç yaşken eğilir
- Ağaç, meyvesi olunca başını aşağı salar
Karaçay-BalkarcaDüzenle
AdDüzenle
- (ağaçlar) ağaç
Kırım TatarcasıDüzenle
AdDüzenle
ağaç
Eş anlamlılarDüzenle
TatarcaDüzenle
AdDüzenle
ağaç
- (ağaçlar) ağaç