ateş
Türkçe
düzenleSöyleniş
düzenleKöken
düzenleAd
düzenleateş (belirtme hâli ateşi, çoğulu ateşler)
ateş hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık, od, nâr
- Bu eller, vücuda getireceği tesirle duman ve ateş içinde, bütün bir memleketin son feryadını uyandırarak soğuyup donabilirdi. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
- Ateş, insan yaşamının vazgeçilmez unsurlarındandır ve kontrol altına alınması, medeniyetin ortaya çıkmasına olanak sağlamıştır.
- tutuşmuş olan cisim
- ısıtmak, pişirmek için kullanılan yer veya araç
- Yemeği ateşten indirdim.
- patlayıcı silahların atılması
- Top ateşi geceye kadar sürdü.
- genellikle hastalık etkisiyle artan vücut sıcaklığı, kızdırma:
- Ateşi kırktan aşağıya düşmezdi. - Sait Faik Abasıyanık
- (mecaz) öfke, hırs, hınç
- Fırlayıp ayağa kalkmış, bir duvara yaslanarak ateş fışkıran gözlerle onu seyre başlamıştı. - Tarık Buğra
- (mecaz) coşkunluk
- Nejat Efendi'nin çalışında Peregrini'nin ihtirası, ateşi yoktu. - Halide Edip Adıvar
- (mecaz) tehlike, felaket
- Kendinizi ateşe atıyorsunuz.
- (mecaz) büyük üzüntü, acı
- İçimin ateşi hiç küllenmedi. Seneler geçtikçe daha alevleniyor. Evlat acısı bu. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
- (askeriye) ateşli silahların ateşlenmesini sağlayan emir
- (hastalık) organizmanın hastalıklara karşı tepki göstermesi sonucunda vücut sıcaklığının 38 °C üzerine çıkması
- (kimya, yangın) yanma sırasında ortaya çıkan ısı ve ışık
- Heceleme:
- (psikoloji) hınç, hırs, öfke
Çekimleme
düzenleateş adının çekimi
Eş anlamlılar
düzenleDeyimler
düzenleTüretilmiş kavramlar
düzenleÇeviriler
düzenleateşli silahların ateşlenmesini sağlayan komut
organizmanın hastalıklara
|
yanma sırasında ortaya çıkan ışık
|
Kaynakça
düzenle- Türk Dil Kurumuna göre "ateş" maddesi
Atasözleri
düzenleGagavuzca
düzenleKöken
düzenleSöyleniş
düzenle- Heceleme: a‧teş
Ad
düzenleateş
- (kimya, yangın) ateş
Kaynakça
düzenle- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
Kırım Tatarcası
düzenleAd
düzenleateş
- (kimya, yangın) ateş