sıra
TürkçeDeğiştir
SöylenişDeğiştir
AdDeğiştir
sıra (belirtme hâli sırayı, çoğulu sıralar) -sı
sıra hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- yan yana, art arda olan şey veya kişilerin tümü, dizi
- Şehir esnafı şekercisinden tutun da berberine kadar iki sıra durup kendisini alkışladılar. - S. F. Abasıyanık
- bu biçimdeki topluluğun durumu
- Sırayı bozmayın.
- belirli düzene ve niteliğe göre dizilme durumu
- Boy sırası. Yaş sırası.
- bir şeye ayrılan, uygun görülen veya rastlayan zaman
- Bu sırada yan odadan sesler gelmeye başlamıştı. - İ. O. Anar
- nöbet
- Dalış sırası gene gelinceye dek o koca süngerden başka bir konudan söz etmedi. - Halikarnas Balıkçısı
- tahtadan oturak
- Oturacak yerler tahta sıralardan olur. - S. Birsel
- (mobilya) dershane, meclis vb. yerlerde kullanılan ve oturup yazı yazacak biçimde yapılan mobilya
- düzen
- Sıraya girmek. Sıraya dizilmek.
- ardı, arkası, önü ve yanı kelimelerinden sonra gelerek tamlamalar kuran ve ardından, arkasından, önünden, yanından, beraberinde anlamlarında kullanılan söz
- Ardı sıra gelmek. Arkası sıra koşmak. Önü sıra gitmek. Yanı sıra yürümek.
DeyimlerDeğiştir
ÇevirilerDeğiştir
çeviriler
|
KaynakçaDeğiştir
- Türk Dil Kurumuna göre "sıra" maddesi
AzericeDeğiştir
AdDeğiştir
sıra
- sıra
GagavuzcaDeğiştir
KökenDeğiştir
- Yunanca seira
AdDeğiştir
sıra
- sıra
KaynakçaDeğiştir
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
TatarcaDeğiştir
AdDeğiştir
sıra
- (alkollü içecekler) bira