Ayrıca bakınız: dis, diş

Türkçe

değiştir

Söyleniş

değiştir

dış (belirtme hâli dışı, çoğulu dışlar)

  1. bir kişinin davranışları, görünüşü ve hâli
  2. bir konunun kapsamına girmeyen şey
  3. görülen, içte bulunmayan yüzey
    Bardağın dışı kirli.
  4. herhangi bir cisim alanın veya sınırları içinde bulunmayan yer, hariç
    zıt anlamlısı:
    Hafta sonunda şehrin dışına çıkıyoruz. — A. Hâşim
  5. (sinema, televizyon) açık havada geçen sahneleri içine alan çekim
  6. (spor) bâzı top oyunlarında karşı takım oyuncularının vuruşuyla topun kalenin bulunduğu taraftan dışarı çıkması
    En az bir kelime ihtiva etmelidir!, aut

Çekimleme

değiştir

Deyimler

değiştir

Türetilmiş kavramlar

değiştir

Çeviriler

değiştir

dış (karşılaştırma daha dış, üstünlük en dış)

  1. fert olmanın ötesinde bir varlığı olan
    Dış dünya.
  2. somut kavramlarda iki veya ikiden çok şeyde merkeze daha uzak olan
    Bayram vali konağının dış kapısında, ellerini yine önünde kavuşturmuş taş gibi dimdik duruyordu. — A. Kulin
  3. yabancı ülkelerle ilgili
    Dış ilişkiler. Dış siyaset. Dış ticaret.

Çeviriler

değiştir

Kaynakça

değiştir

Söyleniş

değiştir
  • Heceleme: dış

dış

  1. dış

Gagavuzca

değiştir
Eski Türkçe tash(tash).

Söyleniş

değiştir
  • Heceleme: dış

dış

  1. (anatomi) diş

Kaynakça

değiştir
  • Etymological Dictionaries - Andras Rajki