Türkçe

değiştir

Söyleniş

değiştir
Osmanlı Türkçesi اكمك‎, o da Eski Türkçe epmek(epmek), ötmek(ötmek) kelimelerinden gelmektedir.

ekmek (belirtme hâli ekmeği, çoğulu ekmekler)

  1. (hamur işleri, yiyecekler) tahıl unundan yapılmış hamurun fırında, saçda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek
    Odayı, tatlı, sıcak bir kızarmış ekmek kokusu bürümüş. — Y. Z. Ortaç
  2. (mecaz) (yalnızca tekil) insanın geçimini temin eden
    Biz iyi kötü tiyatroya bağlamışız ekmeğimizi. — N. Cumalı
  3. (halk ağzı, yiyecekler) (yalnızca tekil) , yemek
    Ekmeği bizde yiyelim mi? Allah ne verdiyse. — T. Buğra

Çekimleme

değiştir

Eş anlamlılar

değiştir

Üst kavramlar

değiştir

Yan kavramlar

değiştir

Alt kavramlar

değiştir

Atasözleri

değiştir

Deyimler

değiştir

Türetilmiş kavramlar

değiştir

Çeviriler

değiştir

Ek okumalar

değiştir

ekmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi eker)

  1. -a/-e serpmek
    Yemeğe biber ekmek.
  2. /-i toprağı ekip biçmek için kullanmak
    Ancak senede otuz dönüm ekebiliyor. — M. Ş. Esendal
  3. bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek
  4. (argo) birini uydurma bir sebeple bırakıp gitmek, savuşmak
    Lâle ile Günnur, kendilerini ektiğim için müthiş içerlemişler. — H. Taner
  5. (argo) parayı boşuna harcamak
  6. (argo) yarışta geçmek
  7. (mecaz) bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak
    Fesat tohumları ekenler kötü insanlardır.

Eş anlamlılar

değiştir

Zıt anlamlılar

değiştir

Atasözleri

değiştir

Deyimler

değiştir

Çeviriler

değiştir

Kaynakça

değiştir

Gagavuzca

değiştir
Eski Türkçe ötmäk(ötmäk)

Söyleniş

değiştir
  • Heceleme: ek‧mek

ekmek

  1. (hamur işiler, yiyecekler) ekmek

Kaynakça

değiştir
  • Etymological Dictionaries - Andras Rajki

Türkmence

değiştir

Söyleniş

değiştir
  • Heceleme: ek‧mek

ekmek

  1. dağıtmak, işe yaramaz hâle getirmek, kırmak
  2. dikmek, ekmek

Kaynakça

değiştir
  • Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.