ekmek
TürkçeDüzenle
SöylenişDüzenle
KökenDüzenle
- Osmanlı Türkçesi اكمك, o da Eski Türkçe epmek (otk) (epmek), ötmek (otk) (ötmek) kelimelerinden gelmektedir.
AdDüzenle
ekmek (belirtme hâli ekmeği, çoğulu ekmekler) -ği
ekmek hakkında Türkçe Vikipedi'de ansiklopedik bilgi bulabilirsiniz.
- (hamur işleri, yiyecekler) tahıl unundan yapılmış hamurun fırında, saçda veya tandırda pişirilmesiyle yapılan yiyecek
- Odayı, tatlı, sıcak bir kızarmış ekmek kokusu bürümüş. - Yusuf Ziya Ortaç
- (mecaz) (yalnızca tekil) insanın geçimini temin eden iş
- Biz iyi kötü tiyatroya bağlamışız ekmeğimizi. - Necati Cumalı
- (halk ağzı, yiyecekler) (yalnızca tekil) aş, yemek
- Ekmeği bizde yiyelim mi? Allah ne verdiyse. - Tarık Buğra
Eş anlamlılarDüzenle
Üst kavramlarDüzenle
Yan kavramlarDüzenle
Alt kavramlarDüzenle
- arpa ekmeği, beyaz ekmek, buğday ekmeği, çavdar ekmeği, mısır ekmeği, tandır ekmeği, yufka ekmeği, yulaf ekmeği
- etli ekmek, kuru ekmek, tahinli ekmek, tam ekmek, taş ekmek, vişneli ekmek, zengin ekmek, çarşı ekmeği, dürüm ekmeği, er ekmeği, ev ekmeği, glüten ekmeği, halk ekmeği, köy ekmeği, kuşekmeği, odun ekmeği, sac ekmeği, tandır ekmeği, tava ekmeği, tost ekmeği
- sabah ekmeği, öğlen ekmeği akşam ekmeği
DeyimlerDüzenle
hamur işleri, yiyecekler
mecaz
Sözcük birliktelikleriDüzenle
- ekmek ağacı, ekmek ayvası, ekmek dolması, ekmek kadayıfı, ekmek kavgası, ekmek kırıntısı, ekmek küfü, ekmek mayası, ekmek tahtası, ekmek tatlısı, ekmek ufağı
- bir lokma ekmek, ekmek peynir, ekmek dilimi
- ekmek düşmanı, ekmek kapısı, ekmek kaygısı, ekmek parası, tuz ekmek düşmanı, tuz ekmek hakkı
Türetilmiş kavramlarDüzenle
ÇevirilerDüzenle
geçim
|
hamur işleri, yiyecekler
|
EylemDüzenle
ekmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi eker)
- bir bitkiyi üretmek için toprağa tohum atmak veya gömmek
- -i toprağı ekip biçmek için kullanmak
- Ancak senede otuz dönüm ekebiliyor. - Memduh Şevket Esendal
- -e serpmek
- Yemeğe biber ekmek.
- (mecaz) bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak
- Fesat tohumları ekenler kötü insanlardır.
- (argo) birini uydurma bir sebeple bırakıp gitmek, savuşmak
- Lâle ile Günnur, kendilerini ektiğim için müthiş içerlemişler. - Haldun Taner
- (argo) parayı boşuna harcamak
- (argo) yarışta geçmek
Eş anlamlılarDüzenle
- (boşuna harcamak): ziyan etmek
- (savuşmak): atlatmak
Zıt anlamlılarDüzenle
DeyimlerDüzenle
ÇevirilerDüzenle
tohum atmak
|
yarışta geçmek
|
ziyan etmek
|
KaynakçaDüzenle
- Türk Dil Kurumu: "ekmek"
AtasözleriDüzenle
hamur işleri, yiyecekler
GagavuzcaDüzenle
KökenDüzenle
- Eski Türkçe ötmäk
AdDüzenle
ekmek
- (hamur işiler, yiyecekler) ekmek
KaynakçaDüzenle
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki
TürkmenceDüzenle
EylemDüzenle
ekmek
KaynakçaDüzenle
- Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.