çıkarmak
Türkçe
değiştirKöken
değiştir- Eski Türkçe (çıkarma + -k).
Söyleniş
değiştirEylem
değiştirçıkarmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi çıkarır)
- acı, hırs, öfke v.s.'nin zararını çektirmek
- Öfkesini benden çıkardı.
- anlamak, ne olduğunu bilmek, sezmek
- ayakkabı, giysi v.s.'ni vücuttan ayırmak, soymak
- İhtiyar hatun, onun ayakkabılarını ve ceketini çıkarıp çekilip gitmişti. — S. F. Abasıyanık
- birinin veya bir şeyin çıkmasını sağlamak, çıkmasına sebep olmak
- boşaltmak
- Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik. — R. H. Karay
- bulmak, ortaya koymak
- Yalanını çıkarmak zor olmadı.
- Yanlışını çıkarınca ânîden kıpkırmızı olmuştu.
- elde etmek, sağlamak
- Ekmeğini taştan çıkaran Mustafa, o münbit olmayan, çorak toprağı tırnaklarıyla sürdü.
- fotoğraf çektirmek
- gibi göstermek, bir davranış yüklemek
- Generali suçlu çıkarmaya çalıştılar, ama muvaffak olamadılar.
- Yalancı şahitler bulup onu hırsız çıkarmaya çalıştılar.
- gidermek
- Lekeyi çıkarmak, o kimyevî maddeyle kolay olmuştu.
- göndermek, yollamak
- Bir adam çıkarıp oğlunu yanına getirtti.
- göstermek
- Sosyeteye bir ustabaşıyı kocam diye çıkaracaksın. — M. Ş. Esendal
- hatırlamak
- Adamı nereden tanıdığımı tam olarak çıkarmaya çalıştım. — N. Cumalı
- ilgisini keserek uzaklaştırmak
- resim yapmak
- sonunu getirmek
- Bu para ile ayı çıkarırız.
- söylemek
- Bu dedikoduyu ortaya mutlak bizim arkadaş çıkarmıştır. — O. C. Kaygılı
- sunmak
- Misafirlere yemekten sonra çerez çıkardı.
- üretmek, yapmak
- Bu terzi çok iş çıkarıyor.
- yayımlamak
- Gençlerin tenkitlerini gördü, yeni çıkardıkları edebiyat tarihlerini karıştırdı. — O. S. Orhon
- (aritmetik) üçüncü bir sayı elde etmek üzere belli bir sayıdan, daha az değerli başka bir sayı kadar birim eksiltmek
- eş anlamlıları: mahsup etmek, tarh etmek
- zıt anlamlılar: çıkarmamak, toplamak
- (fizyoloji) sindirim yolundan dışarı atmak
- eş anlamlısı: kusmak
- Sonunda dayanamayıp o gece ne yediyse çıkardı. — İ. O. Anar
- (müzik) bir müzik parça notalarıyla çalmak
- Yeni öğrendiği bir tangoyu piyanoda tek parmakla çıkarmaya çalışan İlhami… — H. Taner
Çekimleme
değiştirçıkarmak eyleminin çekimi
Zıt anlamlılar
değiştirAlt kavramlar
değiştirçıkarmak
Deyimler
değiştirçıkarmak
Türetilmiş kavramlar
değiştirÇeviriler
değiştirçıkarmak
|
Kaynakça
değiştir- Türk Dil Kurumuna göre "çıkarmak" maddesi
Eski Türkçe
değiştirBu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.